tomris uyar
borges, bir bilinmezlik ve söylence halesiyle efsaneleşmiş bir yazar. kimilerine göre, son yıllarda gözleri görmediği için ünlü şiirleriyle kısa metinlerini annesine daktilo ettiriyormuş. kimilerine göre israil'i ziyaret ettiğinde bu ülkeyi genç ve umut verici bulmuş. kimilerine göre "metafizik", kimilerine göre "sağcı", kimilerine göreyse katı bir "muhafazakar". nitekim bir zamanlar peron'a nazizme karşı çıkmasına karşın son yıllarda ülkesindeki baskı rejimini eleştirenler safında yer almıyor.
onu en iyi betimleyen bir söylentiyi de marquez aktarıyor: buenos aires'te sokakta rastladığı bir yabancının "siz borges misiniz?" sorusuna verdiği ünlü yanıtı: "evet, arada bir." yüksek düzeyde kurduğu oyunların en sonuncusuysa, seksen küsur yaşındayken evlendiği genç sekreterine bütün mirasını bırakarak, katolik dininin ve yasalarının gerektirdikleriyle insan yapısının gerektirdikleri arasındaki çelişkiyi göz önüne sermesi olsa gerek.