bilinmedik yüzünde balkıyan sis peçesi
yolları ezberden ben hep ona giderim
içimde düğüm düğüm bir bozlak cerbezesi
sahi o bozlağı ben ilk nerde duymuştum
ben ki çağdışı bir uyumsuzluk delisi
kendi ipimi belki kendim çekerim
gölgeme dadanmış bir tuhaf güz kedisi
her yere peşimden onu da sürüklerim
sahi o kediyi ben ilk nerde görmüştüm
durmadan garlara garajlara düşerim
gayri bilmem ne olur size kalmış gerisi
adıma ara sıra törenle mum dikerim
ölümüme gönülden bir merhaba yenisi
sahi o ölümü ben ilk nerde ölmüştüm