paul klee
huzur ve huzursuzluk, resimsel anlatımın değişken ögeleridir.
doğa istediği gibi savurganlık yapabilir; ama sanatçı sonuna kadar tutumlu olmak zorundadır.
doğa, kafaları karıştıracak derecede düşük çenelidir; sanatçı ise tam anlamıyla ketum olmalıdır. ayrıca başarının sırrı, önceden hazırlanmış bir resim tasarımı üzerinden çalışmamaktan geçer. bunun yerine, yaptığınız resmin oluşum sürecine kendinizi alabildiğine kaptırmanız gerekir. resmin yaratacağı genel etki ise, tutumluluğun gözetilmesi esasından ortaya çıkar. bu da, bütünün etkisini birkaç basamağa indirgemek anlamını taşır.
irade ve disiplin her şeydir. disiplin, eserin bütünüyle ilgilidir; irade ise parçayla ilgilidir. bu açıdan irade ve beceri birbirine çok yaklaşır, becerisi olmayan, iradeli de olamaz. yapıt, bütünü oluşturmaya yönelmiş disiplinin parçalarıyla tamamlanır.
benim çalışmalarım bazen ilkel izlenimi uyandırıyorsa, o zaman bu "ilkellik" benim bütünün etkisini birkaç basamağa indirgeme yönündeki disiplin anlayışım ile açıklanabilir. bu yalnızca tutumluluktur; yani profesyonelce bilginin son halidir. yani gerçek ilkelliğin karşıtıdır.
bu arada sezession'da cezanne'ın sekiz resmini gördüm. benim için o tam anlamıyla bir usta, bir hoca; van gogh'dan çok daha fazla hoca.