biri bir koca görür rüyasında
yüz lira maaşlı kibar bir adam
evlenir, şehre taşınırlar
mektuplar gelir adreslerine
şen yuva apartmanı, bodrum katı
kutu gibi bir dairede otururlar
ne çamaşıra gidilir artık ne cam silmeye
bulaşıksa kendi bulaşıkları
çocukları olur, nur topu gibi
elden düşme bir araba satın alınır
kızılay bahçesi'ne gidilir sabahları
kumda oynasın diye küçük yılmaz
kibar çocukları gibi
lağımcının hamam rüyasıdır
rüyaların en güzeli
uzanır yatar göbek taşına
tellaklar gelip dizilir yanıbaşına
biri su döker
biri sabunlar
elinde kese sıra bekler biri
yeni müşteriler girerken içeri
lağımcı
pamuklar gibi çıkar dışarı