lale müldür
sema, fin mavisi bir porselen gibi beyaz bulutlarla kaplanmıştı. herhangi bir fin mavisinin üzerinden. biraz donuk bir gümüş tonu geçirildiğini düşünün. ya da üzerinde çocukların kayarak gittiği bir tundra. sırları dökülerek parça parça olmuş gri bir palet düşünün. sema, yaldızlı fin mavisi bir porselen gibi, altın suyuna batırılmış yapraklarla, salkımlarla bezenmişti. bulutların ortasında, dışbükey emaye bir yuvarlaklıkta, pastoral bir peyzaj yer alıyordu, konçlu uzun beyaz çoraplı bir erkeğin kabarık tafta etekli bir kadına uzanarak incelikle ceketini tuttuğu. 1950'lerden kalma böyle bir biblo kutu işte yüreğim, herkese ve hiç kimseye açılan:
yüreğim, gör
tanrı'nın turkuaz atını
kuzeyin yağmurlar meleği
gizil inciler biriktirirken içinde