10.08.2019

giyotin

victor hugo

pamiers'te geçen eylül ayının sonlarına doğru bir infaz yaşandı. eylül ayının sonunda, cezaevinde sakin sakin kağıt oynayan bir adama iki saat sonra ölmesi gerektiği bildirildi. altı aydan beri ölümü hiç düşünmeyip unuttuğu için bütün bedeni titredi. tıraş edildi, elleri ve ayakları bağlandı, günah çıkartıldı, dört jandarmanın eşliğinde kalabalığın arasından arabayla giyotin sehpasına götürüldü.

cellat rahipten teslim aldığı mahkumu sehpaya yatırıp bıçağı aşağı bırakmış. güçlükle harekete geçen ağır demir üçgen yivlerden sarsılarak aşağı düşüp adamı öldürmeden boynunu yardığında dehşet anları başlamış. adam korkunç bir çığlık atmış. canı sıkılan cellat, bıçağı yukarı çekip yeniden bırakmış. mahkumun boynunu ikinci kez ısıran bıçak yine koparamamış. mahkumla birlikte kalabalık da haykırmaya başlamış. üçüncü darbenin bu işi bitireceğini uman cellat bıçağı yeniden yukarı kaldırıp aşağı bırakmış. sonuç yine aynı. mahkumun ensesinden üçüncü bir kan deresi akmasına rağmen üçüncü darbe de başı koparamamış.

beş kez inip kalkan bıçak, inleyen ve canlı başını sallayarak merhamet dileyen mahkumu öldürememiş. öfkelenen halk yerden aldığı taşları sefil cellada fırlatmış. giyotinin yanından kaçan cellat jandarmaların atlarının arkasına sığınmış. giyotin sehpasında tek başına kaldığını fark eden mahkum, boynundan kanlar fışkırırken omzundan sarkan yarı kesik başını tutarak ürkütücü bir şekilde doğrulup boğuk çığlıklarla kafasının koparılmasını istemiş. merhamet duygularıyla coşan halk, jandarmaları zorlayıp ölüm cezasını beş defa çeken bahtsızın yardımına koşmak üzereyken, celladın 20 yaşında bir genç olan uşağı giyotin sehpasına çıkıp mahkuma ellerini çözeceği için sırtını dönmesini söylemiş ve hiçbir endişe duymadan söyleneni yapan can çekişen adamın sırtına sıçrayıp elindeki kasap bıçağıyla boynunun hala kopmayan kısmını acımasızca kesmiş.

üç ay önce de dijon'da giyotin sehpasına bir kadın getirildi. doktor guillotin'in bıçağı bu kez de işini iyi göremedi. kafa tamamen kesilmedi. bunun üzerine celladın uşakları kadının ayaklarına sarılıp çekiştirerek bahtsızın çığlıkları arasında bedeni kafadan ayırmayı başardılar.