schopenhauer
gezegenler tek tek insanların yaşamlarını önceden göstermezler; ama genel olarak insan yaşamını gösterirler; çünkü insanın her yaşına, sırasıyla bir gezegen denk düşer ve buna göre yaşamına yavaş yavaş tüm gezegenler hükmetmiş olur.
onuncu yaşta merkür hüküm sürer. insan bu gezegen gibi dar bir yörünge içinde hızlı ve hafif devinir. küçük şeyler onun düzenini bozabilir; ama kurnazlık ve güzel konuşma tanrısının hükmü altında, kolaylıkla ve çok şey öğrenir.
yirminci yaşta venüs'ün hükümdarlığı başlar. aşk ve kadınlar erkeği tümüyle ele geçirirler. otuzlu yaşlarında mars hüküm sürer. insan şiddetli, güçlü, korkusuz, savaşçı ve inatçıdır. kırklı yaşlarda dört küçük gezegen hüküm sürer. buna göre insanın yaşamı genişler, tutumlu davranır, yani, roma tarım tanrıçası ceres'in sayesinde yararlı olanın hizmetindedir; sunak ve ocak ateşi tanrıçası vesta sayesinde kendi ocağını kurmuştur; pallas (athena) sayesinde, öğrenmesi gerekeni öğrenmiştir ve evinin hanımı, karısı da roma düğün ve evlilik tanrıçası juno olarak hüküm sürer.
ellili yaşlarda jüpiter hüküm sürmektedir. insan şimdiden çok şeyi atlatmıştır ve şimdiki kuşaklardan üstün olduğunu duyumsar. henüz gücü kuvveti tam yerindedir; ama deneyim ve bilgi açısından da zengindir. bireyselliği ve konumu ölçüsünde, kendisini çevreleyen her şey üzerinde söz sahibidir. buna göre, artık emir almaz, emir verir. kendi etkinlik çevresi içinde şimdi yönetici ve hükümdar olarak en uygun kişidir. böylece jüpiter ve onunla birlikte elli yaşındaki adam en üst noktaya ulaşır. ama bunu, altmışlı yıllarda satürn ve onunla birlikte kurşunun ağırlığı, yavaşlığı ve sertliği izler:
son olarak uranüs gelir. o zaman, söylendiği gibi, göklere çıkılır. neptün'ü gerçek adı olan eros'la anamayacağım için, burada hesaba katamam. yoksa, sonun nasıl başlangıçla birleştiğini, yani eros'un ölümle gizli bir bağlantı içinde olduğunu, bu bağlantı yüzünden yeraltı ölüler dünyası tanrısı orkus'un ya da mısırlıların amenthes'inin, alan ve veren, yani salt alan değil, aynı zamanda veren olduğunu ve ölümün, yaşamın büyük havuzu olduğunu göstermek istedim. işte bu yüzden, bu yüzden, her şey orkus'tan gelir ve şimdi yaşam sahibi olan her şey orada zaten bulunmuştur. bunu olanaklı kılan hokkabazlık hilesini kavrayabilseydik, her şey anlaşılırdı.