ovidius
vaktin varken hala
gevşemiş dizginlerini dolanıyorken orada burada
seç, "sadece senden hoşlanıyorum" diyeceğin birini
hafifçe esen meltemler getirmez sana sevgiliyi
olur da kuşlar susarsa baharda, yazın da ağustosböcekleri
maenalus tazısı arkasına bakmadan kaçarsa tavşandan
işte ancak o zaman reddedebilir bir kadın
aşığının sıcacık iltifatlarını
iltifat istemediğine inandığın bir kadın bile, inan ister
kaçamak aşk erkeğin de hoşuna gider, kadının da
erkek rol yapmada beceriksizdir, kadın arzularını daha iyi saklar
kabul etseler de etmeseler de kızlar teklif alınca sevinirler
de ki yanıldın, reddedilmenin sana ne zararı dokunacak ki
yabancı olduğumuz tutkular daha kolay esir alır ruhları
hep daha bereketli olur ekin, başkasının tarlasında
daha çok süt verir memeleri, komşu sürünün
buz gibi kırılgandır kadının öfkesi, eriyip gider zamanla
kadın icadıdır
ateşli aşığının servetini tırtıklamak maharetle
zamanla sabana boynunu uzatır inatçı öküzler bile
atlar zamanla öğrenir, uysalca katlanmayı koşumlarına
taştan daha serti var mı, sudan daha hafifi
ama o hafif su, oyar o sert taşı
yeter ki azmet, zamanla penelope'yi bile fethedersin
pergama geç alındı; ama alındı ya sonunda, sen ona bak
mektubunu okudu da sana yanıt vermedi mi? sakın zorlama
okumaya gönlü olan, gönüllü olur yanıt vermeye okuduklarına
kendiliğinden yavaş yavaş, adım adım ilerler böyle şeyler
belki başlangıçta soğuk bir mektup alacaksın
kendisini rahatsız etmemeni rica edecek senden
ama korku duyacak, rica ettiği şeyden
rica etmediğini istiyor işte, ısrar etmeni
devam et, yakında kavuşacaksın dileğine
güvenli ve sıradan bir yoldur
kandırmak dostluk adı altında
her kadın sevileceğini düşünür kendi içinde
en çirkini bile, hayranlık besler kendi güzelliğine
istemeye istemeye vermek isterler çok kez
hoşlandıkları ne varsa
keyif alır, zorla kapılıp götürülürse aşkın ani fırtınasına
bir iltifat ışığı görür arsızlıkta
kaçanı kovalamak ister çoğu kadın
hazırda olandan nefret eder
kendinden bıktırma, fazla ısrar edip de
zafer beklentini açık etme, öyle her istediğinde
ima et aşkını dostluk kisvesinde
avı elde tutmak cesaret ister, en az avlamak kadar
avlamak şans işi; ama diğeri başlı başına bir sanat
aşk askerliğe benzer; çekip gidin aylakçılar
ödlek adamlara verilmemeli bu sancaklar
gece ve kış, uzun yollar, amansız acılar
her tür zahmet var bu zarif ordugahta
dayanacaksın sıkça, sel gibi yağan yağmurlara
buz keseceksin, çırılçıplak uzanacaksın toprağa
akıl korktuğu şeyi hep doğru sanır
şiirler övülür; ama sevgililer pahada ağır hediye bekler
vahşi bile sevilir, zengin olsun yeter
çağımız altın bir çağ sahiden; altın satın alıyor
en yüce onurları; aşk altınla kazanılıyor
güzelin ne süse ihtiyacı vardır ne de öğütlere
onların çeyizi, süssüz püssüz doğal güzellikleri
size tavsiyem, ey romalı delikanlılar, edebiyat öğrenin
sadece tir tir titreyen sanıkları savunmak için değil tabii
yenik düşünce belagatine, nasıl fethedersin halkı
ciddi bir yargıcı, senatus'un seçkin azalarını
öyle fethedersin bir genç kızı