15.07.2009

derin suyun gökleri

bedirhan toprak

ne zaman avcuma geçse şarabın rengi ışıktan, dalımda şen şakrak şarkısı öte kuşlarının. kalksam, el etsem başımın üstünde kanatlarına çığlık çığlığa çırpınan, birdenbire uçuruşları beni bütün gökyüzlerine gecenin. eğilsem ne zaman, ayna diye, benim en güzel aynam diye ay'ı alıp düşürmesi kuyularıma, sessiz mi upuzun hışırtılarla aralanan ıhlamur dallarının, ay'la el ele birdenbire kışkırtması balıkları bütün denizlerine rüzgarın. dururum o zaman ruhuma akan bütün suları yudum yudum, bütün kanatlarını kuşların, balıkların pullarını, yapraklarını ormanın, uzun yol yolcusu kardeşlerimin yorgunluklarını serin ve geceyi şimdi, sabahı sonra, sonra da bütün bir ömrü tam da orta yerinden yarıp da koynuna bir gül bırakan en mutlunun doruğunda kırmızı ışıktan bir çığlığı. dönerim, ne zaman avcuna geçse şarabın rengi, der bin yılların meşe masa, kuşlar: ne zaman pıt pıt atsa yüreğin, o en mutlunun doruklarından gül çığlık ne zaman özlesen beni.. dünya binbir kanadıyla döner pervanelerin ben öyle çıkarım en derin suyumdan, en uzak göklerime sere serpe deli, divane, aşk, kardeş ve hayat.. o zaman ancak, ışığından senin.