salah birsel
27 ekim 1914 günü bir rus mayın gemisi karadeniz boğazı'nın ağzına mayın dökmüş, bu da ruslara bir ders vermek zamanının geldiğine işaret sayılmıştır.
28 ekim günü akşamındayız.
yavuz, yanında iki arama-tarama gemisi, bütün kazanlarını ateşlemiş, sivastopol'a doğru ilerlemektedir. karadeniz'deki türk savaş gemilerine o gün şu buyruk verilmiştir:
"türkiye'nin geleceği için elinizden geleni yapın."
midilli ve berk novorosisk'i, hamidiye de feodosya'yı topa tutmaya gitmektedir. gayret ve muavenet muhriplerine de odessa'yı bombalamak görevi verilmiştir.
gece. yavuz ışıklarını maskelemiştir. ağır ağır; ama yılmadan avına doğru yaklaşmaktadır. deniz tas ve tıs. ne bir dalga, ne bir esinti. gecenin sessizliğini sadece gemi makinelerinin çıkardığı tekdüze ses yarmaktadır. yavuz'la yola çıkan iki mayın arama şimdi yavuz'un ilerisinde seyretmektedir.
kıyılar göründü, görünecek.
birden, nerden çıktıysa çıkmış, iki projektör denizin üstünü tarar. yavuz, küçük bir çalımla, kendini ışık koridorunun dışında tutar.
tan yeri ağarmak üzere.
o ne? bir rus telsiz istasyonu, bir başka istasyonu çağırıyor:
"çok acele, çok acele."
sivastopol merkez telsiz istasyonu mu bu? rusların böyle acele ne işi olabilir?
telsiz görevlisi georges kopp rusça bildiği için yavuz'dakiler konuşmaları kolayca öğrenmektedirler.
işte yeniden ilk istasyon. aaa.. bu odessa.
iki türk muhribinin şehri bombaladığını haber vermektedir. türk gemileri donetz ve kubanetz adında iki rus gambotunu da torpillemişlerdir. saat 6:40. gayret ile muavenet anlaşılan kararlaştırılan saatten önce saldırıya geçmişlerdir. şimdi artık yavuz'un bir an önce sivastopol'a yetişmesi gerekmektedir. ruslar türk donanmasının varlığından haber aldıklarına göre yitirilecek tek saniye yoktur.
sabah iyisinden açılmıştır. kıyılar adamakıllı belli olmaktadır.
kıyıya 6.000 metre var.. 5.000 metre.. 4.000 metre..
sivastopol artık orda, yavuz'un önündedir. 1854 kırım savaşı'nda türk, ingiliz, fransız ve sardunya donanmaları üzerine sivastopol cehennemi binlerce top kusmuş, onlara kök söktürmüştür. ama işte şu anda 4 devlet donanması yerine yavuz, sivastopol'a tek başına meydan okuyacaktır. gemi savaş durumuna girmiştir. bütün toplar sivastopol'a çevrili. herkes ateş buyruğunu verecek çanı sinirli bir hava içinde beklemektedir.
tam bu sıra, kıyıda bir şimşek çakar. bir alev soldan sağa doğru kayıp gider. sonra top sesleri işitilir. ruslar, yavuz'u bir süre gözetlemişler ve sonra toplarını ateşe vermişlerdir. çeşitli çaplarda 80-100 bataryaları vardır. ayrıca sivastopol kalesi'nin 5 kulesinden 1'i zırhlarla kaplanmış ve 30,5'luk toplarla pekiştirilmiştir.
önde giden 2 arama-tarama yavuz'un zırhları arkasında sığınak bulmak için gerilemiş ve de sol yanına sinmiştir.
yavuz da ilkin aslan başını sağa sola döndürerek kükremiş, sonra da 28'lik toplarıyla sivastopol kalesi'ni dövmeye başlamıştır. büyük toplardan sonra ötekiler de atışa geçer.
duyulmamış, görülmemiş bir savaştır bu. bir devler savaşı. plafff, bluuum, paff. yavuz boyuna ateş etmektedir.
kıyıda da, sürekli atışlar yüzünden, sanki soldan sağa doğru alevden bir çizgi belirmiştir. topların çıkardığı cehennemi gürültü kulakları sağır edecek bir yoğunluktadır.
yavuz'un önünde, kıçında, iskele ve sancağında mermiler denize düşüp şaklayıp büyük büyük su hortumları kaldırmaktadır. ama tümü de ya kısa ya da uzun düşmektedir.
barut'un doğurduğu duman bulutları denizin üstünü kaplamıştır. bunlar su hortumlarıyla kimi zaman görüşü de engellemektedir. bir an gelmiştir ki, sivastopol hiç görünmez olmuştur.
ne var ki yavuz yine de salvo üzerine salvo yağdırmaktadır.
kıyıdaki bataryalar da cehennem alevli dillerini yavuz'a değdirmeye çalışmaktadırlar.
"tam yol geri."
yavuz bütün gücünü uzun bacakları üzerinde topladıktan sonra 200 arşın geriye sıçramıştır. aynı anda insanın aklına çiftetelli oynatan bir gürültü geminin pruva bodoslamasında şırlar.
"tam yol ileri."
çelik çekirge bu kez de öne doğru sıçramıştır. kıyıdan kopup gelen top da yine denizde erir.
"tam yol geri. tam yol ileri."
dev gemi öyle çeviklikle yer değiştirmektedir ki düşman onu bir türlü ele geçiremez. ruslar artık onun bir hayalet gemi olduğuna inanmaya başlamışlardır. yavuz'un iyi hesaplanmış atışları her yeri düzayak etmektedir.
kıyıda, sağdan sola, soldan sağa kaçışan erler, daha doğrusu gölgeler gözlemlenir. alevler gittikçe yayılıp gökyüzüne doğru yükseklik almaktadır. kale burçları üstünde kalın bir duman birikmiştir. topların çoğu da kundaklarından fırlamıştır. ama sivastopol topları yine de yavuz'un sırtını yere getirmek için hiç soluk almamacasına o ateş ağızlarıyla bağırmaktadır.
aman allah! inanılmaz bir olaydır bu. bu korkunç ateş kasırgası altında -iki arama gemisi gerilerde kalmıştır- hala bir gemi, başı göklerde, dimdik durmaktadır. bu çelik çekirge bir an duruyor, öne doğru sıçrıyor, yana kaçıyor, şaha kalkıyor, yeniden sıçrıyor ve durmadan kıyıdaki hedefler üzerine ölüm salvoları postalıyordur.
bu demir ve çelik devin güvertesinde belki tek canlı görünmemektedir. nedir, zırhlı duvarların berisinde bini aşkın insan ordan oraya koşuşmaktadır. geminin içinde saklı yüce bir zeka da -bunları yavuz'un telsizcisi anlatıyor- maddeye söz geçirmekte, görünmeden, belli etmeden ona can aşılamaktadır.
rusların atışları artık hızını yitirmeye yüz tutmuştur. az biraz önce bir alev çizgisi görünümünde olan bataryalarda şimdi gedikler açılmış, atış da düzenini yitirmiştir. yavuz topların çoğunu susturmuştur. belki komutanlık bataryaları bile yerle bir edilmiştir. topların çoğu bir başlarına atış yapmaktadır.
yavuz 25 dakika süre ile sivastopol kazamatlarını, bataryalarını tepelemiştir. sivastopol topları da 25 dakika süre ile dikbaşlı ve gururlu yavuz'un üstüne gelmeye çalışmıştır. bu bir mucizedir. çünkü yavuz bu savaştan tek bir yara almadan çıkmıştır.
yavuz dönüştedir.
2 mayın arama yeniden şanlı geminin önündeki yerlerini alır. dumanlara bürünmüş olan yaralı sivastopol kalesi yavaş yavaş gözden yitmektedir. kıyıdan 10 kilometre uzaklaşmışlardır ki geride 2 cılız dumanın yavuz'a doğru yaklaştığı görülür. 2 düşman torpidosu. gemiler mazotla işledikleri için 34 mil hıza çıkabilmektedirler. bunlar şu ana değin ortalarda görünmeyen rus donanmasının -sivastopol dövülürken limanda 5 rus zırhlısı, 2 muhrip, çok sayıda da torpido sayılmıştır- karakol gemileridir. yavuz bu kez torpidolara 15'lik toplarla nişan alır. ilk salvo denizin üzerinden uçar gider. ikincisi öndeki torpidoyu ense kökünden yakalar. beyaz bir duman belirir. öldürücü bir yara almıştır. kendini yavaş yavaş ölmeye bırakır. ikincisi de yara almıştır ama o kıyıya doğru sıvışmayı becerir.
yavuz'un telsizcisi yine önemli bir haber kapmıştır. ruslar bir gemiyi yavuz'un dönüş yolu üzerine mayın dökmekle görevlendirmişlerdir.
görünürde ise ne bir gemi ne bir duman.
yavuz rotasını doğuya çevirir. sivastopol'dan 17 kilometre uzaklıktadır. birden gökgürültüsünü andıran bir top sesi. arkadan bir daha. topların ikisi de yavuz'un arka bacasına düşer. görünürde yine hiçbir gemi yoktur. kıyıda sipere girmiş gizli bir top olmalıdır bu. sivastopol cehenneminin yapamadığı işi bu yalnız top tek başına yapmıştır. 30,5'luk uzun menzilli topuyla hedefin üstüne düşmüştür.
"iskelede bir duman."
yavuz bu kez ona doğrultur toplarını. pruth adındaki rus mayın gemisi, yavuz'un yolu üzerine mayın dökmektedir. 2 gün önce karadeniz boğazı'na mayın döşeyen de budur. yavuz onu suçüstü enselemiştir.
"dur ve gemiyi boşalt."
pruth durur. denize sandallarını indirir. sandallar daha palangadan ayrılmadan gemiciler onlara dolar. bir bölüğü de kendilerini denize atmıştır. sandallar onları kurtarır ve geriye doğru kürek çekip kaçarlar.
birkaç saniye sonra ise pruth karadeniz'in dibindedir.
dönüş yolunda yavuz'un önüne bir de olga adında bir rus gemisi çıkar. o da tayfalarından arındırıldıktan sonra pruth'un yanına gönderilir.
karadeniz boğazı önünde bütün donanma bir araya gelir. hamidiye kefe'nin iliğini kemiğini kurutmuştur. mağazalar, kışlalar ve limandaki bütün binalar yıkılmıştır. midilli ile berk de novorosisk'te çok başarılı olmuştur. burası zengin bir petrol limanıdır. limandaki 14 rus gemisi batırılmış ya da ateşe verilmiştir. bir hollanda ile bir ingiliz vapuruna ise dokunulmamıştır. ayrıca limanda ve şehrin dışındaki tepelerde konak tutmuş dev yapılı 50-60 petrol deposu da ateşlenmiştir. limandaki hububat siloları ile eşya depoları da bu yangından paylarını almışlardır. o günün akşamı, uzaktan hala şehrin alevler içinde yandığı görülmektedir.
karl dönitz -midilli'de görevli- şöyle diyecektir:
"o gün, oradaki ruslar yüzde yüz dünyanın sonunun geldiğini sanmışlardır. herkes şehirden deli gibi kaçmaktadır. yürüyerek ve koşarak gidenler, ele geçirdikleri herhangi bir otomobile, arabaya, ata binenler ibadullahtı. bir ata üç kişinin birden bindiğini de görüyorduk."