
her şey son derece yüksek felsefi ve çekilmez bir geçmiş. çağlar ebleh, içimizdeki şeytanlık sürekli bir vatansı zindan, orada ahmaklık ve kayıtsızlık unsurları günlük dışkılamaya dönüşmüş. devlet sürekli başarısızlığa, böylesi bir halksa sürekli alçaklığa ve bunaklığa mahkum. yaşam filozofların sırtlarını dayadıkları ve sonunda her şeyin delirmek zorunda kaldığı bir umutsuzluk.
biz avusturyalıyız, duygusuzuz; yaşamda hain bir ilgisizlik olarak bir yaşamız biz, gelecek olarak, kendini beğenmişliğin doğasının işleyişi içindeyiz. anlatacak bir şeyimiz yok, acınacak oluşumuz dışında, felsefi-ekonomik-mekanik tekdüzeliğe kapılmışız. çöküşü hedefleyen araçlar, can çekişme yaratıkları bize her şeyi açıklıyor, hiçbir şey anlamıyoruz. bir travma halkıyız, korkuyoruz, korkmaya hakkımız var, geride, belirsiz olsa da korku devlerini artık görmekteyiz. düşündüklerimiz enine boyuna düşünülmüş, hissettiklerimiz karmakarışık, ne olduğumuz belirsiz. utanmamıza gerek yok, ama biz de bir hiçiz ve karmaşa dışında bir şeyi hak etmiyoruz.
kendi adıma ve burada benimle birlikte onurlandırılan bu jüri adına, özellikle de burada bulunanlara teşekkür ederim.
* avusturya devlet ödülünün verilişinde yapılan konuşma