bertolt brecht
politika, ticaretin başka araçlarla sürdürülmesidir.
artık günümüzde barışçı metotlar uygulanıyor. zorbalık demode oldu. eğer icra memuru gönderebiliyorsan artık kiralık katil kullanmana gerek kalmadı demektir.
tüccarların aklı yetmeyince sıra askerlere gelir.
diyelim ki adamın biri, bir sokak köşesinde kesik kollu bir adam gördü; ilk ürküntüsü sonucunda ona bir lira verir, ikinci görüşünde sadece on kuruş verir; ama aynı adamı üçüncü kez görürse gider polise teslim eder.
savaşlar, duyguları kamçıladıkları kadar ticareti de canlandırırlar. savaşlar arkalarında bir yığın zarar ziyan bırakırlar; ama tüccarın bundan şikayeti yoktur pek.
ilerlemek ve hayatının sonunda bir şeyler elde etmek isteyen kişi, her şeyi, hatta en olmayacak şeyleri bile denemeli.
yaşamak için yemek gerektiği muhakkak. ama yemek, yaşamak için yeterli değil. insanlığın en önemli güdüsü kendisini ifade etmektir; yani kişiliğini ebedileştirmek. bunun nasıl ve ne yolda olduğu önemli değil. biri ata binmek ister, öbürü masa yapmak ister; sevgili tahtasını eline alıp aletleriyle bir odaya kapanmaktan mutluluk duyar. bir şey istemeyen, her şeyi sadece para kazanmak için yapan insan zavallının biridir, sonunda istediği parayı kazansa da. önemli olan eksiktir onda. bir şey olmadığı için bir şey yapmak istememektedir.
hiçbir iş yoktur ki bırakıldığında başkası talip olmasın.
tabiatta nereye bakarsak bakalım, her yerde, karşılıksız hiçbir şey olmamaktadır. nerde biri ötekine "senin hakkında iyi şeyler düşünüyorum, biz birlikte.." vs. diyorsa, o zaman dikkatli olmak gerekir; çünkü insanlar melek değildir ve insan oldukları için her şeyden önce kendilerini düşünürler.
insan hapishane duvarları içinde de özgür olabilir. özgürlük soyut bir kavramdır. bu duyguya sahip olandan bu hiçbir zaman alınamaz.
insanların mevkileri yükseldikçe yüreklerini etkilemek bir o kadar zorlaşır. onlar, çok özlemini çektikleri duyguları duyabilmek için konserlere avuç dolusu para dökmeye razıdırlar.
insanların aptallık derecesini hesaplamak mümkün değildir.