yol tenha, dal mecalsiz, su durgun
tabut yapılan tahta, ev ev taşınan odun
bahar, ümit yerine; ey kış, içimde korkun
bir ümit dünyasında hepimiz
nereden gelir, nereye gideriz
gün gelir, hatırlamak bile bir acı olur
gençlik aşkı, sevinci, daha dünkü ümidi
yumruklasan göğsünü bir boş yankı duyulur
gün gelir, en gür çeşmeler damla damla kurur
bakarsın, bir yazın ağaçlarında şimdi
üç beş kuru yaprak çırpınır durur