raoul vaneigem
bir zamanlar üç genç, yaşlı bir arap'a gelip demişler ki: "babamız öldü. bize 17 deve bıraktı; ancak vasiyetini okuduğumuzda sahip olduklarının yarısını en büyük oğluna, üçte birini ortanca oğluna ve dokuzda birini de küçük oğluna bırakmış olduğunu gördük. ne kadar uğraştıysak da develeri nasıl bölüşebileceğimiz konusunda aramızda anlaşamadık. sonuçta, bunu sizin kararınıza bıraktık."
yaşlı adam cevap vermeden önce bir süre düşünmüş: "anladığım kadarıyla, onları uygun bir biçimde pay etmek için başka bir deveye ihtiyacınız var. benimkini alın. sadece bir devem var; ama olsun, onu size veriyorum. alın, hayvanları pay edin ve geri kalanı bana getirin." genç adamlar yaşlı arap'a dostça önerisinden dolayı teşekkür etmişler, yaşlı adamın devesini almışlar ve 18 hayvanı şu şekilde pay etmişler: en büyük oğlan kendisine düşen yarıyı, yani 9 deveyi, ortanca oğlan üçte biri, yani 6 deveyi; ve en küçük oğlan da kendi dokuzda birlik payını, yani 2 deveyi almış. herkes geriye bir devenin kaldığını görünce hayret etmiş ve kalan tek deveyi de hemen yaşlı dostlarına geri götürmüşler ve tekrar tekrar teşekkür etmişler.