jean-jacques rousseau
her şey, yaratıcı'nın elinden çıktığında iyidir; insanoğlunun elinde bozulur. insanoğlu bir toprağı başka bir toprağın ürünlerini beslemeye, bir ağacı başka bir ağacın meyvelerini taşımaya zorlar; iklimleri, elementleri, mevsimleri birbirine karıştırır, karmakarışık yapar; köpeğini, atını, tutsağını sakatlar; her şeyi altüst eder, her şeyin biçimini değiştirir; biçimsizliği, aykırı yaratıkları sever; hiçbir şeyi, hatta insanı bile, doğanın yaptığı şekliyle istemez. insanın, eğitim yerinde eğitilen bir at gibi, kendisi için eğitilmesi gerekir; onu, bahçesindeki bir ağaç gibi, kendi tarzında yetiştirmelidir.
tüm bilgeliğimiz kölece ön yargılara bağlılıktan ibaret; tüm alışkanlıklarımız yalnızca bağımlılık, sıkıntı ve baskı. uygar insan kölelik içinde doğar, yaşar ve ölür. doğuşunda bir kundak içinde dirilir, öldüğünde bir tabutun içinde çivilenir; insan şeklini koruduğu sürece kurumlarımız tarafından zincirlenir.
her şeyi alın, her şeyi zorla ele geçirin, sonra parayı bol bol savurun; bataryalar, darağaçları, işkence çarkları kurun; yasalar, fermanlar çıkarın; casusları, askerleri, cellatları, hapishaneleri, forsaları çoğaltın; zavallı küçük insanlar; tüm bunlar ne işinize yarar? bunlarla ne daha iyi hizmet edilmiş, ne daha az soyulmuş, ne daha az aldatılmış, ne daha eksiksiz olursunuz. her zaman "biz istiyoruz" diyeceksiniz ama daima başkalarının isteklerini yerine getireceksiniz.