yitirdim uçuşumu, o süt rengi yollarda
yaşam kadar doğurgan, uzak damarlarında
dünyanın, her şey altın kumlarla dökülüyor
ve her yerde dalgalar boyunca kıraç toprak
kabaran okyanuslar, fırtına, kasırgalar
başıboş küreleri döndürüyor bir soluk
o büyük sonsuzlukta ne ses, ne de bir ruh var
nedir bu yaptıkların, ey ilk güç, hele bir gör
sönmüş güneşlerinde her şey soluyor şu an
bir dünya can verirken öteki diriliyor
emin misin ölümsüz bir soluk sunduğundan
bir kadın var şatonun geniş penceresinde
kara gözlü ve kumral, belki de tanıdığım
bir kadın, geçmiş zaman esvapları içinde
belki başka yaşamda görüp anımsadığım