simone de beauvoir
zaman zaman kalplerde bir ateş yanar; yaşamak dedikleri budur.
hükümdarların en iyisinin vicdanında yüzlerce ölü vardır.
insanlar birleşmeli; doğanın düşmanlığına karşı, sefalete, adaletsizliğe, savaşlara karşı mücadele etmeli; gereksiz tartışmalarla güçlerini heba etmemelidirler.
özgür olmak isteyen, güneşe doğru yürür.
bu yaşam bir hiçtir. hiç olan bir dünyaya egemen olmayı istemek nasıl bir deliliktir?
kuzular kurtların bekçiliğine emanet edildiğinde onları kurtarmanın hiç yolu kalmaz.
hiçbir şey telafi edilemez değildir.
ne akıl ne de ön yargılar bir işe yarar. hiçbir şey insana yaramaz; çünkü kendisiyle yapacak bir işi yoktur.
ölümlü iki insan birbirini sevdiğinde aşklarıyla birbirlerinin bedenini ve ruhunu şekillendirirler.
bir isyan basit bir ayaklanma olsa bile gereksiz değildir. bu isyanların her birinde halk kendi gücünün biraz daha bilincine varır, halkı yöneticilerden ayıran uçurum biraz daha derinleşir.
tek bir iyilik vardır, o da insanın kendi vicdanına göre hareket etmesidir.
insanlar asla mutlu olamayacaklar. akılcı oldukları gün mutlu olacaklar. bunu olmayı bile arzulamıyorlar. zamanın onları öldürmesini beklerken vakit öldürmekle yetiniyorlar.
yapılan her şey sonunda bozguna döner. insan doğduğu andan itibaren ölmeye başlar.
bu ölü yıldız asla sönmeyecek. yaşamımın bu yalnızlık ve sonsuzluk tadı asla silinmeyecek.