jose saramago
kadınların sohbetleri yanı sıra düşlerdir dünyayı yörüngede tutan.
hiçbir şey kanatsız doğup kanatlar geliştirmek kadar mutluluk verici olamaz.
bu dünyadaki her yer cehennemin yan odasıdır; bazen ölü varırsın oraya, bazen de ölmek üzereyken.
insanın göğsünü kabartmakta ve bayramları neşeli kılmakta güneş ışığından iyisi yoktur.
mutluluk kısa ömürlüdür, varlığının farkında olduğumuzda onu ihmal ederiz; ancak yok olup gittikten sonra kıymetini anlarız.
ne garip şu insanın oluşu; kayıtsız, orada yumurtanın içinde, dış dünyadan korunuyor, yüz yüze gelip mesken edineceği dünya aynı dünya halbuki; ister kral olsun ister asker, ister rahip olsun ister serseri, ister barbados'ta bir ingiliz fahişesi olsun ister rossio'da hüküm giymiş bir kadın, her zaman bir şey oluyor; ama asla her şey değil; ve yine, asla hiçbir şey değil. çünkü sonuçta her şeyden kaçabiliriz ama kendimizden asla.
düşler bazen benzer birbirine; ama asla birbirinin aynı değildir iki düş; düşler de böylece, insanlar gibidir.
hayatla ölüm arasında karanlık bir bulut dolaşır.
yaşadıkça göreceksin; içinde yaşadığımız dünya kalplerimizi karartan koca bir gölgedir; işte bu nedenle dünya bu dkadar boş ve dayanılmaz.