2.12.2013

hayatımı yaşarken

emma goldman

zalimler hayata, neşeye ve güzelliğe düşmandır.

büyük çoğunluk hiçbir şeye sahip değilken bir avuç azınlığın her şeye sahip olması suçtur.

ayna, yalnızca aldanmak isteyenlere yalan söyler.

insanlığın barışa yönelmesi için, despotlara ne bu dünyada ne de öbür dünyada saygı göstermemek gerekir.

iyi insanlar saraylarda değil, daha çok darağaçlarında ölür.

kitleler o kadar uzun bir zamandır cehennemde yaşıyor ki, cennette elleri ayaklarına dolanır. kapıdaki melek de uygunsuz davranışlarından dolayı onları kovar.

hayatta her şey görecedir, insanın gereksinimlerine göre değer kazanır.

insanların çoğu akılsızdır; ama ana-babalar hem akılsız hem kördür. çocuklarının dahi olduğunu sanıp herkesin de bunu kabul etmesini isterler.

onurlu yaşamak zordur ama onurunu koruyarak ölmek daha zordur.

bir cehalet çağında yaşadığımıza inanıyorum; öyle bir cehalet çağı ki, şimdi gerideki karanlık çağlara nasıl bakıyorsak gelecekte dönüp baktığımızda bu çağı da ibretle anacağız.

kendi alanında napolyon olmak, toplumsal savaşta sıra neferi olmaktan iyidir.

hayatım. en yüce doruklarına tırmandığım gibi, en derin dehlizlerine de indim. amansız acılarıyla yoğruldum, gürül gürül akan neşesiyle coştum. kah en koyu umutsuzluklara, kah en ateşli umutlara kapıldım. onu doludizgin yaşadım. bu kadehi son yudumuna kadar içtim.