elsa triolet
hakikate içgüdü yoluyla ulaşır kadınlar.
kapitalist bir toplumda, sanki komünist düzendeymişiz gibi davranmak imkansızdır; hele tek başınaysanız. sınıf dışı duruma düşersiniz hemen.
cebinde parası olmayan çok daha sağlam, çok daha mantıklı düşünür. para çoğu zaman insanın aklını çeliyor çünkü.
hiçbir zaman, bu dünyada her şeyin geçici ve çabucak kırılıp parçalanmaya mahkum olduğu düşüncesinden kurtaramadım kendimi. her şey pamuk ipliğine bağlı. insanlar tarafından yaratılmış ne varsa kanunlar, inançlar, bu duvarlar bile. şu karşıki ev sonra ve bütün şehir.. her şey bu kadar geçici olduğuna göre, dünyayı ayakları üzerine oturtmak için mücadele etmeye değmez demektir.
iyi bir sığınaktır edebiyat. insanı saplantı haline gelmiş bir düşünceden, hiç olmazsa bir an için kurtarıp alabilir.
"some of these days
you'll miss me honey"
bazı insanların bir saplantısı vardır; bir çeşit talih kuşu işte herkese konmaz ve kesin olarak doludur kafaları; ne düşüneyim diye dolanıp durmazlar.
ölümsüz olana karşı daima kapalı kalır kadınlar ve istedikleri kadar insan dışı olsunlar, erkekleri aşamazlar bir türlü.
kültür dans gibidir; çocukken başlamak lazım.
komünizmin, memleketteki bütün parayı toplamak ve adam başına eşit parçalara bölüp dağıtmak olduğunu sanıyorsan, tam bir cahil gibi düşünüyorsun demektir.
bütün insanlar keldir; ama bazıları kellerinin üzerinde saç taşır.