terry eagleton
william golding, sineklerin tanrısı'nda, ıssız bir adada kendi başlarına kalmış bir grup öğrencinin haftasına kalmadan birbirlerini katledeceklerini iddia eder.
on beş yıl önce ingiltere'nin kuzeyinde on yaşında iki çocuk, bir bebeği işkence edip öldürdü. halk dehşetle ayağa kalktı. oysa bu cinayeti niye özellikle korkutucu buldukları tam açık değildi. neticede çocuklar, kimi zaman oldukça vahşice davranmaları doğal karşılanan sadece yarı ehlileşmiş yaratıklardır. eğer freud haklıysa, çocuklar büyüklerinden çok daha zayıf birer süper egoya ve ahlak duygusuna sahiptirler. bu yüzden asıl şaşırtıcı olan, böyle korkunç olayların daha sık yaşanmamasıdır.
kaplumbağalar nasıl masumsa bebekler de o anlamda masumdur (başka bir deyişle zararsızdırlar); yoksa sivillere makineli tüfeğini doğrultmayı reddeden bir yetişkin anlamında değil. onların masumluğunun övülecek özel bir tarafı yoktur. biyolojimiz gereği ben odaklı doğarız. egoistlik doğal halimizdir; iyi olmak ise hayata dair bir dizi karmaşık beceri öğrenmemizi gerektirir.