plinius
traianus: koşullar mı gerektiriyor; yoksa insanlar daha geniş bir yetki mi kullanmak istiyor, ayırdına varmak önemli bir iştir.
traianus: birçok başka kentteki örneğe uygun olarak nicomedia'da bir itfaiye teşkilatı kurulabileceğini düşünüyorsun. ancak bu eyaletin ve özellikle bu kentlerin bu türden gruplaşmalarla karışacağı unutulmamalı. onlara hangi nedenden ötürü, ne ad verirsek verelim, aynı amaç doğrultusunda toplanan kişiler, kısa bir süre önce olduğu gibi, siyasal bir topluluk oluşturacaktır. bu nedenle, yangını söndürmeye yardımcı olabilecek araçların sağlanması ve mülk sahiplerine, durum gerektirdiğinde halktan da yardım alarak, bunların bizzat kullanılmasının önerilmesi daha yerinde olur
traianus: istemeyen kimseleri, belki de gerek duymayacakları bir şeyi almaya zorlamak çağımızın adalet anlayışına uygun değildir.
usta ve yetenekli insanlara sahip olmayan hiçbir eyalet yoktur.
bu arada, bana hristiyan oldukları bildirilen kimselere karşı şu yolu izledim: onlara hristiyan olup olmadıklarını sordum. itiraf ettiklerinde ölüm cezasıyla gözünü korkutarak ikinci ve üçüncü kez yine sordum, direndiklerinde cezanın yerine getirilmesini emrettim. itiraf ettikleri şey ne olursa olsun, inatçılığın ve katı dikbaşlılığın cezalandırılması gerektiğinden kuşku duymuyordum.
traianus: efendim, kuşku duyduğum konularda sana danışmak benim için bir kural haline geldi. nitekim, kim kararsızlıklarıma senden daha iyi yol gösterebilir, bilmediğim konularda beni aydınlatabilir?
hazırlayanın adını vermediği ihbarnameler, herhangi bir suçlamada dikkate alınmamalıdır. çünkü bu en kötü örnektir ve çağımızın ruhuna aykırıdır.
traianus: başkaları tarafından koyulan kurallar, istediğin kadar bilgece belirlenmiş olsun, senin yetkenle desteklenmedikçe kısa ömürlü ve güçsüz kalırlar.