ilhan selçuk
ebu süfyan'ın oğlu muaviye, islam tarihinin en ilginç kişilerindendir. hz. muhammet'e uzun süre direnmiş, peygamber'in son yıllarında müslüman, 20 yıl geçmeden de halife olmuştur. öykünün geçtiği yıllarda muaviye şam'da, hz. ali de kufe'de idi.
muaviye ile ali iki can düşmanı.
bir gün ali'nin kufe'sinden bir arap, satacağı malları devesine yükleyip muaviye'nin buyruğundaki şam'a gelmiş. pazarda bir şamlı arap, deveye sahip çıkmış:
"bu dişi deve benimdir."
kufeli:
"nasıl olur" diye direnmiş, "bu deve benim elimde büyüdü; hem bu deve dişi değil, erkek."
tartışma muaviye'ye yansımış, herkes davayı izlemek için meydanda toplanmış, muaviye davacıya sormuş:
"bu dişi deve kimindir?"
şamlı:
"bu dişi deve benimdir."
muaviye kararını açıklamış:
"bu dişi deve şamlınındır."
sonra cemaate sormuş:
"ey cemaat, bu dişi deve kimindir?"
cemaat bir ağızdan:
"bu dişi deve şamlınındır."
deve şamlıya verilmiş. kufeli şaşkın şaşkın bakınırken muaviye adamı kenara çekip demiş ki:
"ey kufeli! sen de ben de biliyoruz ki bu deve erkektir. ama sen burada gördüklerini kufe'ye dönünce ali'ye anlat ve de ki: muaviye'nin, erkekle dişiyi birbirinden ayırt edemeyen on bin adamı var; ona göre ayağını denk alsın!"