matt ross
bizler sözlerimizle değil hareketlerimizle tanımlanırız.
dinler, insanların körü körüne bağlanması ve masum ve cahil insanların yüreklerine korku salmak için tasarlanmış çok tehlikeli peri masallarıdır.
faşistler, büyük işletmelerle bunların totaliter ve tek partici diktatörlerince desteklenen milliyetçi, saldırgan tiplerdir.
demokrasimiz sosyal adaletin insanlık tarihindeki en parlak ışıklarından biri. buna rağmen yurttaşlarımızın çoğu sosyal etkileşimlerinin ana formu olarak deli gibi alışveriş yapıyor.
"öldüğüm takdirde bir budist olarak ben, leslie abigail cash, cesedimin yakılmasını istiyorum. cenazem, pek bir önemi olmasa da, müzik ve dans eşliğinde yaşam döngüsünün bir kutlaması olacak. daha sonra küllerim, umumi ve ziyadesiyle kalabalık sıradan bir yere götürülecek. ardından da küllerim, tez vakitte en yakın tuvalete dökülecek."
bazı savaşları kazanamazsınız. güçlüler güçsüzlerin ipini ellerinde tutar. dünyanın işleyişi böyledir. adaletsizdir, hakka riayet etmez.
"umudun olmadığını farz ederseniz umudun olmayacağını garanti edersiniz. ama özgürlük için bir içgüdü olduğunu, şeyleri değiştirme fırsatları olduğunu farz ederseniz o zaman daha iyi bir dünyanın yapımına katkıda bulunma ihtimaliniz vardır." (noam chomsky)
bir kadınla seks yaptığında nazik ol ve onu dinle. ona saygı ve değerle yaklaş, onu sevmesen bile. her zaman doğruyu söyle. her zaman doğru olanı yap. her günü son günün olabilirmiş gibi yaşa. her şeyiyle yaşa. maceraperest ol, cesur ol ama tadını çıkar; çünkü hemen geçiyor. ve sakın öleyim deme.