
batı uygarlığındaki gelişmeler insanları gökyüzünü seyretmekten daha da uzaklaştırdı: dünyanın bu bölgelerinde insanlar ne giyeceklerini öğrenmek için radyo ya da televizyonlarına başvuruyorlar. bu insanlar çok nadir durumlarda bulutların mutlak güzelliğinden etkilenir. mesela gökyüzü maviyken, bir piknik sonrası bir parkın çimenlerine uzandıklarında; sırtüstü yatmışlardır; bulutların geçişini seyreder ve yediklerini sindirirken kısa bir süre için onlara hayran kalırlar. hiçbir şey düşünmezler. ve ille haksız da değildirler. her düşünce içinde salaklığa benzer bir şeyler, dolayısıyla da bulutları anlama arzusunu barındırır.
hiroşima'yı unutmak için delirmek lazımdır ama orada hayatta kalmanın tek yolu da budur.