safveti ziya
bazı umutsuz kararlar vardır ki uygulanamaz olduğunu yakinen bildiğimiz halde geçici de olsa bir rahatlık duyarız. bilmem bu hal hayat kanununun o insafsız, o beklenmedik hükümlerine karşı bütün bir gençliğin, bütün insanlığın elem dolu merhamet dileyen çırpıntılarının kırılmış gönüllerin, gözyaşları döken ruhların yakarışlarının daima tesirsiz, daima beyhude kalacağını bildiğimizden dolayı mıdır? meçhul bir ses hayat mücadelesinde yaralanan, sevdadan gönlü kırık zavallılara hayatın çizdiği yolu ister istemez kaderin namert elinin sert parmaklarıyla itile itile takibe mecbur olacaklarını mütemadiyen haykırıyor mu ki insan yerine getirilemez, ulaşılamaz olduğunu pek iyi bildiği halde yine birtakım kararların arkasından koşuyor, yine birtakım emellere kapılarak, onları geçici de olsa ulaşılır sanarak güya emin bir vicdan rahatlığı kazandım hülyasıyla bir aralık dert ve elem içinde çırpınmaktan vazgeçiyor, yeniden umut buluyor, hülyaya, her zaman hülyaya, daima hülyaya, daima hülyalarına aldanıyor.