ahmet haşim
insanın en asil organı hangisidir diye sorsalar hepimizin vereceği cevap budur: beyin! halbuki beyinden daha yüksek ve hatta insanı diğer yaratıklardan ayıran ve onu bütün hayvanlara nazaran üstün bir mevkiye çıkaran beyin değil, sadece elinin başparmağıymış. başparmağın diğer parmaklarla birleşip iş görebilecek bir vaziyette olmasıdır ki insana nesneler üzerinde üstünlük imkanını veriyor. bunu söyleyen doğa tarihidir.
gerçekten birçok hayvanın parmakları yoktur. parmakları oluşmuş olanlardaysa başparmak insanda olduğu gibi elin diğer parmaklarıyla uyum sağlayamadığından faydalı bir iş görecek vaziyette değildir.
ilk insan zekâsıyla değil, sırf elinin organ haline gelmesi sayesinde taştan bir balta imal etmeyi başararak ağaç dallarını kesmiş ve mağara haricinde, güneş ve sema altında ilk mimari eseri vücuda getirebilmiştir. insan medeniyetine başlayan, çekici ve testereyi tutan ilk eldir. dağda, çölde ve ormanda hayvan olarak kalan mahluklardan hiçbiri başparmaklarını kullanamadıkları için şehirler kuramamış, evler inşa edememiş ve neticede bir medeniyet kurmayı başaramamıştır.
başparmak insan medeniyetinin yarısını vücuda getirdikten sonradır ki beyin kemik mahfazasında tabii uykusundan silkinerek konuşmaya başlamış ve belki insan işlerine müdahalesi faydadan ziyade zarar vermiştir.
aklın başparmağa göre esaret veya galibiyetine bağlı olarak medeniyet ilerlemiş veya gerilemiştir. bütün taş ve demir sanayisi başparmağın, felsefe ve edebiyat gibi boş hünerler de zekânın eseridir. orta çağ'ı akıl, bugünkü amerika'yı ise başparmak yapmıştır.
bizde de başparmağın akla ve ukalalığa üstün gelmesini temenni etmek hepimizin kutsal bir vazifesi olmalı.