
robert h. davis'in etkileyici bir yazıda dile getirdiği üzere, "elektronikleştirilmiş bir dünya uzun vadede akıl sağlığına rahatsız edici etkilerde bulunur."
toplumumuzdaki en hastalıklı özelliklerden biri de insanı, kendi toplumunun meselelerine, çalıştığı kuruluşa ve hatta daha gizli olmakla birlikte kendi kişisel meselelerine etkin olarak katılma fırsatından yoksun bırakma eğilimidir.
eğer insan edilgin, sıkkın ve duygusuzsa, ve tek yönlü bir mantığa sahipse kaygı, ruh çöküntüsü, kişiliksizleşme, yaşama karşı umursamazlık ve şiddet gibi patolojik belirtiler geliştirir.
insanın gelişmesi için kendi beninin dar duvarlarını, hırsını, bencilliğini, türdeşlerinden ayrı olma durumunu, yani temel yalnızlığını aşması gereklidir.