seçilirsem bir çağrı alacağım. bu olduğu anda yaşamımı bırakıp gideceğim. denham'daki bir araba parkına gidince aşı gününden önceki dokuz güne kadar saklanacağım. bir araç bekliyor olacak. yaklaşık 90 günde sıcaklığına yavaşça kavuşmuş olacak olan metal bir kabı taşımaya uygun hale getirilmiştir. oraya varınca, metal kabın içindeki çözülecek ve salıvermeye hazır olacak. içerisinde, rus gribinin yüksek derecede ölümcül türevi var. denham havaalanındaki ilaçlama uçağına götüreceğim. 35 mil karelik bir alan üzerinde uçup aşağıdaki ekinlerin üzerine virüsü salacağım. tüm dünyada şu anda gizli diğer dört yerleşim birimlerinde bunu tekrarlayacağım. ölümcül bir virüs salacağız ama aşımız var. belki etkisini göstermeden birçok kişi ölecek. onları öldürmüş olacağım; ancak herkesi kurtarmış olacağım. ölmekten hiç endişelenmiyorum. ben dünyayı kurtaracağım.
birkaç gün içinde ya paul'u ya da diğer ikisinden birini arayacağım. bir emir vereceğim, sadece benim bildiğim bir emir. ve yaklaşık 90 gün içinde o kişi dünyanın görmüş olduğu en ölümcül gribi salacak. herkes aşı olacak. herkes seve seve janus'ı alacak. kaos olacak mı olacak ama 100 yıldan az zamanda bu gezegende 500 milyon insandan fazlası olmayacak. böylece utopia'yı yaratmış olacağız.
dünya sevgi ile dolu. milyarlarca insan milyarlarca insanı seviyor. kaynaklarımız tükendiğinde bu sevgi küle dönüşecek. her şeylerini kaybettiklerini anladıklarında insanların neler yapabildiğini gördüm. etrafına bir bak. gerçekten bundan çok uzakta olduğumuzu mu düşünüyorsun?
hayatta, insanlığın şansını yok eden kişilerden olamayız.