abe kobo
şarkı söylemek isteyen keyfince söylesin. aslında, eline tek gidişlik bilet tutuşturulmuş bir insan, pek öyle kolay kolay gönlünce şarkı söyleyemez. elinde tek gidiş biletinden başka bir şey olmayan insan türü, ayakkabısının topuğu çakıllara bastığında çıkan sesten bile ürkecek kadar diken üstündedir. artık daha fazla yürümeye niyeti yoktur. canı gidiş-dönüş bileti için ağıt yakmak ister aslında. tek yön bileti, dün ve bugün, bugün ve yarın arasındaki bağın koptuğu, paramparça olmuş bir yaşamdır. öylesine yırtık pırtık olmuş bir tek yön bileti için ağıt yakabilenler, bir zamanlar gidiş-dönüş biletini sımsıkı yakalamış olan insanlarla sınırlıdır. işte o yüzden biletin dönüş için olan yarısını kaybetmemek, çaldırmamak için neredeyse histeri telaşıyla hisse senetleri alır, hayat sigortası yaptırır, sendikayla amirleri arasında ikiyüzlüce oynarlar. banyo oluklarından, tuvaletin deliğinden yükselen tek yön biletlilerin yardım isteyen çığlıklarından bıkar, kulak tıkamak için televizyonun sesini iyice açarak izler, tek gidiş bileti için gönül rahatlığıyla ağıt yakabilirler. kapatılan insanın şarkısı, çift yönlü bilet için ağıt bile olsa, hiç kuşkuya kapılmazlar.