ahmet hamdi tanpınar
işte bir yıl daha bitti, bir yenisi başlıyor. gençler bir yaş daha büyüdüler. yaşlılar biraz daha kocadılar. hayat nehri, geniş yatağında bir daha kabardı. büyük, ölümsüz zaman ejderi kendi üstüne bir daha döndü, gene kendisinden doğabilmek için altın kuyruğunu ısırmaya başladı. mevsimlerin mucizesine, aydınlığın değişen cilvesine yeni baştan bir daha şahit olacağız. tabiat ana yenileştikçe biz de yenileşeceğiz. ey ebedi dönüş, sen ne kadar güzelsin! nizamın, ahengin ta kendisidir. insanoğlu, ruhunda bu ahenk hüküm sürdüğü için, talihindeki acılığın, yoksulluğun rağmına büyüktür.
hayat hiçbir zaman meselesiz ve davasız olmamıştır. zanneder misin ki, sokrates'in veya medicilerin devrinde, endülüs veya bağdat saraylarında, selim ve kanuni devirleri aydınlarının toplandığı edirnekapı köşklerinde hayat meselesizdi? o zamanların adamları şiire, mimariye, resim veya heykeltıraşlığa, musikiye olmuş bitmiş şeyler gibi bakıyorlardı. insanoğlu daima bir meseleler çıkınıdır. yaşamak her an kendimize sorduğumuz bir yığın suale cevap vermekten başka ne olabilir? biz sormasak bile onlar kendiliklerinden bize gelirler. fakat bugün, şartlar büsbütün değiştiği için işler daha bir karıştı, daha güçleşti.