18.10.2022

şiirimiz

cemil meriç

neden şiirimiz fuzuli'den haşim'e kadar uzun bir feryattır? 

kadının esir pazarlarında alınıp satıldığı bir ülkede, hassasiyetinden başka hazinesi olmayanların kaderi, gözyaşlarını incileştirmek. aşk hiçbir edebiyatta şarktaki kadar karanlık, çileli ve dikenli değildir. ve bütün türk şiirinde adı dudaktan dudağa dolaşan tek kadın yok. neden? cemiyette olmadığı için.

türk kadını kafes arkasından sokak ortasına fırlatıldı. avrupa kadını gibi salondan geçmedi. eskiden yalnız dişiydi. olgunlaşmasına vakit bırakmadan hayat arabasına koştuk. ondan nefes nefesedir. batı'da kadın rönesans'tan beri erkeğin yanı başında duyan, düşünen, düşündüren bir arkadaş. eski yunan ve roma'da da öyleydi. yalnız o çağlarda birkaç cilde bölünmüştü kadın. perikles asrı aspasya'nın asrıdır. on yedinci yüzyıl, on sekizinci yüzyıl, hatta on dokuzuncu yüzyıl kadınların eseri.

batı'da sanayi inkılabı kadını fabrikanın çarklarından biri yaptı. hangi kadını? büyük şehirlerin kenar mahalle kadınını. ötekiler şiir yazdılar, roman yazdılar, okudular ve düşündüler. yalnız o kadar mı? sevdiler ve sevildiler. aşkı yarattılar.

zavallı haşim.. aşk gecesini dolduran feryatları "sagar"a bağlıyor: yanmakta bu sagardan (içki bardağı) içenler. hangi sagar? fuzuli'yi, mecnun'u ve bütün şiirimizi kasıp kavuran bir alevle dolu sagar. zavallı haşim. hiçbir kadın sesi zindanının duvarlarını ürpertmedi.